Tayland’a gidecek olan veya gitmeyi düşünen tüm spor severlerin kesinlikle aklından geçirdiği Thai milli sporu olan Muay Thai’ye değinmek istiyorum. Tayland başlığı altında bu konuyu özellikle seçtim çünkü ben de dövüş sporlarına çok uzun yıllarını vermiş biri olarak, Tayland’a gideceğimi kararlaştırdığımda, aklımdan ilk geçen, hangi Muay Thai kampını seçmeliyim sorusuydu. Belki de bu özel nedendi beni Tayland’a çeken.
Muay Thai, Türkçe’de Thai boksu olarak geçer. Kendileri ‘the art of 8 limbs’ der. Yumrukların, tekmelerin, dirseklerin ve dizlerin kullanıldığı bir dövüş sanatıdır. Müsabakaların büyük bir çoğunluğu haliyle knock-out ile sonuçlanır. Nasıl ki Türkiye bir futbol ülkesi ise Tayland’da bu sporun ülkesi denilebilir. Genellikle ekonomik durumu düşük seviyede olan Thai aileler, çocuklarını (kız-erkek farketmeksizin) bir Muay Thai’ci olarak yetiştirip, bunu mesleğe dönüştürmesini isterler. Bu yüzdendir ki küçük Thai çocukların, muz ağaçlarını tekmelediği videolarla karşılaşırız. Bu işi ciddiye alan bu çocukların kaval kemikleri, bir süre sonra demire dönüşüp hissizleşiyor zaten.
Tayland, aslında haritada göründüğünden çok daha büyük bir ülke ve bir ucundan diğer ucuna gidiş gerçekten başlı başına bir mesele. Ben, her zamanki gibi hiç bir plan yapmadan Malezya – Tayland sınırından karayolu ile giriş yapmıştım ve o gece için tek bildiğim, sınırdan sonraki ilk yerleşim yeri olan Hat Yai şehrinde kalacak olduğumdu. Tayland ile ilgili genel yazımın altında, Hat Yai şehri, geçiş işlemleri, vize vb. konularda ayrıntılı bilgilendirme yapacağım. Devam edecek olursam, Hat Yai’den Krabi bölgesinin muhteşem mini şehri Ao Nang’a gelmiştim ve bir kaç günün ardından uzun araştırmalarım ve etraftaki sporculara danışmalarım sonucu vardığım kararla Bull Muay Thai kampını kendime en uygun olarak gördüm.


Öncelikle belirtmeliyim ki ‘en iyi Muay Thai kampı’ diye bir şey kesinlikle yok. Bu tamamen kişinin beklentileri ile alakalı. Ülkenin en güneyinden en kuzeyine, en doğusundan en batısına en küçük adalarına kadar, bu sporu yapabileceğiniz yerler farklı standartlarda mevcut. Seçimi yaparken göz önüne alınacak en önemli unsurlar: eğitmenlerin kalitesi, kampın konumu, ücreti, konaklama. Lüks bir tarz mı arıyorsunuz yoksa ‘comfort zone’unuzu bir kenara bırakıp gerçek bir deneyim mi kovalıyorsunuz? Dediğim gibi ‘en iyisi’ yok ancak ‘bana göre en iyisi’ var. Benim Bull Muay Thai’yi seçmemdeki en önemli sebep, ormanlık bir bölgenin içinde bulunması, akıl – beden – ruh üçlüsünün bu kampın pek dışına çıkmasına izin vermemesi ve muhteşem bir konaklama fırsatını diğerlerine kıyasla çok daha ucuza sunuyor olmasıydı. Bull, Krabi bölgesinin Ao Nang bölgesinde bulunuyor ve kamptan 6-7 km kadar aşağı inildiğinde eşsiz bir plaj ve atmosfere kavuşuyorsunuz.
Bull Muay Thai kampın içeriğine girecek olursak, ilk bahsetmem gereken idmanların verimliliği olmalı. Günde çift idman, (Sabah 8:00 – 11:00 ve akşam 17:00 – 20:00) üçer saatten toplam en az 6 saat yapılıyor. Gündüz idmanlarına saat 8:00’de ya sahile ya da aşağıdaki tapınağa doğru koşu yapılıyor. Eğer tapınağa gidiyorsak, merdiven çıkma idmanı oluyor. Bunlar kondisyon ve ısınma amaçlı 1 saat sürüyor ve 9:00’da Muay Thai idmanı başlıyor. Herkes kendi seviyesine göre bir idman programına giriyor ve eğitmen sayısı buna her zaman yeterli oluyor.

Kendi malzemeleri olmayanlar için bile tüm ekipman A’dan Z’ye mevcut. Kum torbası çalışması, gölge boksu, clinching, teknik çalışması, pad work ve kuvvet çalışmaları, gündüz ve akşam idmanlarının içeriğini oluşturuyor. Genellikle, gündüzleri kuvvet ağırlıklı olan idmanlar, akşamları teknik üzerine yoğunlaşıyor.

Gerçekten çok ucuza gelen yemek planına dahil olmak burada çok mantıklı çünkü merkeze uzaktasınız ve çıkan yemekler, gerekli protein ve karbonhidrat için tatmin edici nitelikte. Ormanın hemen çıkışında olan Macro’dan alabileceğiniz ufak tefek destekleyici ürünler ile bağışıklığınızı güçlü tutup, su kaybınızı önleyebilirsiniz. Su kaybı diyorum çünkü bu konu gerçekten ilginç. Günde en az 7-8 litreye kadar su tüketiyordum. Ao Nang’ın nemli ve kavurucu havasında bu kadar ağır idman yaparken, 6 litrenin altına düştüğünüzde ciddi sorunlar yaşayabilirsiniz ki zaten vücudunuz bu uyarıyı hemen veriyor.

Konaklama konusunda da benden 5 üzerinden 5 alan Bull, tek-çift kişilik, klimalı veya vantilatörlü seçenekleriyle, ormanın tam ortasında yeşillikler içindeki bungalowları, Muay Thai kampı için gelmiş olan sporculara yine ucuz fiyatlara sunuyor. Hatta fiyatları o kadar iyi ki çok kısa süreli kalmıyorsanız, merkezde konaklayacağınız 20 kişilik hostellerden bile ucuza gelebiliyor.


Özellikle Ao Nang’taki dövüşçülerin gittiği, sahil boyunda, 12 ayrı bitişik açık hava masaj alanları var. No.1’den No.12’ye kadar gidiyor ve isimleri de aynen bu şekilde. Örneğin, No.9, genellikle Bull’dan dövüşçülerin gittiği ve her yeni gelene önerdikleri yerdi. Ben de bir kere gittikten sonra vücudum bağımlı oldu diyebilirim. Üstelik, 1 saatlik ücreti sadece 20tl civarına denk gelen, günün çift idmanının tüm ağrılarını yok eden ve kuş hafifliğinde seni ormana geri gönderen bu masajın bitiminde, ananasın, muzun, karpuzun ve yeşil çayınla denize karşı oturup dinleniyorsun.

Fiyat / kalite paritesinde, notum Bull için o kadar yüksek ki tekrar döndüğümde ilk gideceğim yer olacaktır.
Şimdi geçelim Muay Thai kampını lüks içinde, turistik ve popüler bir ortamda yapmak isteyenlere. Tiger Muay Thai, bu klasmanda, açık ara farkla en tepede denilebilir. Burası, dünyaca ünlü boksörlerin kampa geldiği, olanakların neredeyse sınırsız olduğu, idmanların tamamen profesyonel tasarlandığı ve yiyecek içecek konusunda kusursuz ve çeşitli olan kurumsal bir imparatorluk kurmuş diyebilirim.

Phuket adasının denize çokta yakın sayılmayacak bir noktasında olan Tiger, aslında kompleksin içinden pek çıkmanızı da gerektirmeyecek kadar çeşitlilik ve imkanı kendi içinde barındırıyor. İçeride bulunmayanı ise hemen civarda bulabiliyorsunuz. İdman içerikleri aslında aşağı yukarı, Bull için anlattıklarımla aynı. Bunun nedeni belli bir seviyeden sonra, idman içeriğinde çeşitliliğin devamlı artmasından ziyade yoğunluğun artışı.



Her kamp, kendi bulunduğu ortamın ve lokasyonun getiri ve limitlerine göre ekstra aktiviteler belirliyor. Nasıl ki Bull’da tapınak tırmanışı ve sahile koşu varsa, Tiger’da sahile inip kumda idman veya Big Buddha’ya doğru eğimli koşu yapılabiliyor. Burada en önemli özellik yiyecek ve içecekteki çeşitlilikti. Fiyatların yüksek olmasına karşın sunulan hizmet ve alınan geri dönüş kesinlikle tatmin edici seviyede.

Fiyat olarak ise, Tiger’da ücret her şey dahil (konaklama, yemek planı, grup idmanı), aylık ortalama 1000 dolar civarında. Bu rakam Bull’da yarı yarıya kadar iniyor. Hatta müsabakalara katılacaksanız tamamen ücretsiz programa dahil ediyorlar. Bir süre sonra ise bu işi bir mesleğe dönüştürme fırsatınız olabilir. Tabi bu süre kişiden kişiye ciddi farklılıklar gösterecektir. Bu durum Bull’da çok daha kolay gerçekleşir çünkü ortamda aşırı samimiyet ve mütevazilik mevcut. Aynı zamanda, herkes birbirini tanıyor ve seviyeler biliniyor.
Bull’daysanız, yani Ao Nang’daysanız, haftanın off gününde (Pazar) yapacağınız çok güzel iki aktivite var. Biri sahile inmek, diğeri sahilden gitmek… 🙂



Sonuç olarak, Tayland’ın küçük veya büyük her şehrinde kolaylıkla bulabileceğiniz Muay Thai kamplarında seçimi yapmak tamamen kişinin kendisine kalıyor. Bu yazıda, tam olarak iki farklı kategoriden ve özelliklerden olan iki ayrı Muay Thai kampından bahsettim. Ben, başta anlattığım gibi Bull’u seçtim ve tekrar gittiğimde, yine aynı seçeneği işaretleyeceğimden eminim.
Leave a Reply